Atatürk Türk Gençlerine derinden bağlıydı ve Türk Gençliğine olan inancı oldukça yüksekti. Türk Gençliğine inanan Atatürk, onlara özel bir değer atfetmişti. Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkan, koruyan, kendini Cumhuriyetimizi yüceltmeye adayan nesillerimizin ebediyen var olacağına inanmıştı. Gençlik her ne kadar yaş sınırları ile ifade edilen biyolojik bir kavram olarak bilinse de, aslında “fikrinde ve vicanında hür” tanımıyla soyut bir anlam da taşımaktadır. Böyle düşünüldüğünde her yaştan birey genç olarak kabul görebilir. Ancak genç olarak nitelendirilen birey her dönemin kendi şartına uygun gerçeği kavrayabilmeli ve kendini ortaya çıkan koşul ve gereksinimlere göre yenileyebilmelidir. Gençlik kavramı sadece yaşla sınırlı değildir. Gençler çalışkan, azimli ve gayretli olmalıdır. Türk milleti çalışkandır! Türk milleti zekidir! Gençlikten yetişkinliğe geçiş döneminde hatrısayılır bir zaman dilimi, gençlerin kendilerini işgücü piyasasında kabul ettirmeleriyle geçer. Pek çok Avrupa ülkesinde istikrarsız işgücü piyasası hakimdir. Bu ülkelerde gençlere yönelik mevcut işlerin genellikle geçici olması durumu söz konusudur. Bu nedenle gelişmiş ülkeler olarak kabul edilen Avrupa ülkelerinde genç işsizliği oldukça yüksek düzeydedir. Avrupa’da genç işsizlik oranı %25’in üstündedir ve işgücü piyasasının istikrarsız yapıda olması ve geçici işlerin fazla olmasından dolayı gençlerin iş bulmada zorluk yaşamaları kaçınılmazdır. Bu durum Avrupa ekonomisinde marjinalleşmeye yol açmaktadır. Genç işsizliği arttıkça ekonomik sıkıntıların yanı sıra başka olumsuzluklar da ortaya çıkmaktadır. Örneğin, çalışmayan gençlerde fiziksel ve zihinsel hastalık riski artmaktadır Genç işsizliği nedeniyle gençlerde ruh sağlığı dengesi bozulmaktadır. İşsizlik sorunu çeken gençlerde sinirsel belirtiler, uyku sorunları ve depresyon belirtileri gözlenmektedir.
Gençlerin Çalışma Motivasyonu Motivasyon, enerji ve ısrar gibi niyetleri ifade etmektedir. Motivasyon, insanların belirli bir davranışı gerçekleştirme veya gerçekleştirmeme konusundaki istekliliği olarak tanımlanmaktadır. Bireylerin motivasyonu, ceza veya ödüller gibi faktörlerden etkilenmektedir. Bireysel ihtiyaç ve ilgiden de etkilenebilen motivasyon; “Kendi Kaderini Tayin Teorisi” kapsamında otonom /içsel motivasyonel faaliyetlere tam bir irade göstererek seçim duygusuyla katılma olarak tabir edilmektedir. Kontrollü motivasyon ise bunun tam aksidir. Kontrollü motivasyon kişinin iradesi dışındaki güçlerden kaynaklanmaktadır. Kontrollü motivasyonda belirli sonuçlara ulaşılmasına yönelik kişiye baskı ve talepte bulunulmaktadır. Motivasyondan farklı olarak motivasyonsuzluk, harekete geçme niyetinin eksikliğini yansıtmaktadır. Motivasyona sahip olmamak, bir davranışa veya sonuca değer verilmemesinden ya da değerli bir sonucun belirli davranışlarla ilişkilendirilmemesinden kaynaklanmaktadır. Gençler arasındaki iş motivasyonu ile ilgili olarak, günümüzde en büyük zorluk genç çalışanları cezbetmektir. Gençleri motive etmek ve elde tutmak önemlidir. Ancak onları önceki nesilleri motive eden faktörlerle motive etmek oldukça güçtür. Günümüzde, beceri kullanımı ve kişisel gelişim, sosyal etkileşim fırsatları ve özgürlük sağlayan işler gençler için oldukça önemlidir. Gençler, özerk olma, liderlik etme ve sosyal iletişim kurma konusundaki temel psikolojik ihtiyaçlarını gideren işleri tercih etmektedir. Gençlerin işgücü piyasasına girişi, yetişkinliğe geçişlerinde attıkları önemli bir adımdır. Bu geçiş, ne yazık ki eğitimin hemen ardından işe girişin kolaylıkla yapıldığı doğrusal bir süreç değildir. Gençlerin işgücü piyasasına geçişi karmaşıklık ve belirsizliklerle doludur. Gün geçtikçe artan genç işsizliği, yetişkinliğe geçişte çoğunlukla gençlerin okulu bırakmasına neden olur. Okulu bırakan gençler, genel de bir süre sonra okula yeniden başlar ve işte çalışırken okulu bitirmek için kariyer planlarını revize eder. Başarılı kariyere sahip gençler; geçmiş ile gelecek arasında köprü olan işleri tercih eder ve böylece gençlikten yetişkinliğe geçişe kendilerini hazırlar.
Günümüzde başarılı kariyer hayatına sahip olmada sosyal çevrenin rolü büyüktür. Ancak sosyal çevreye yüksek derecede belirsizlik ve değişim hakim olduğundan, gençler günümüzde uzun vadeli kariyer planlaması yapmayı anlamsız bulmaktadır. Gençler uzun vadeli hedeflere sahip olmak yerine, kariyerleri için kısa vadeli kararlar almaktadır. Çağımızda değişimin hızına ayak uydurmak Atatürk’ün tam olarak Türk Gençlerinden beklediği akılcı yaklaşımlarla mümkündür. Bugünün olduğu kadar yarının gereklerini de öngören vizyoner, çalışkan ve akılcı Türk Gençliğinin önemine hemen hemen her konuşmasında yer veren Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 85. yılında saygıyla, rahmetle ve özlemle anıyoruz.
